Batı Nil Virüsü: Belirtileri, Bulaşma Yolları ve Korunma Yöntemleri
Batı Nil Virüsü Nedir?
İlk kez 1937 yılında Uganda'da tanımlanan Batı Nil Virüsü, o günden bu yana dünya genelinde yayılım göstermiştir. Bu virüs, çoğunlukla kuşları ısıran sivrisinekler aracılığıyla insanlara bulaşmaktadır. Enfekte olan bireylerin yalnızca %1'inden daha azında, ‘ensefalit’ veya ‘menenjit’ tarzında ciddi klinik tablolar gelişebilmektedir.
Batı Nil Ateşi Hakkında Bilgi
Batı Nil Ateşi, arbovirüs grubunda yer alan virüslerin neden olduğu, en sık enfekte sivrisinekler aracılığıyla bulaşan bir hastalıktır. Genellikle, bu hastalık hafif bir seyir izlerken, bazı durumlarda daha ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.Batı Nil Virüsü Nasıl Bulaşır?
İnsanlar genellikle Batı Nil Virüsü (BNV) taşıyan sivrisineklerin ısırması yoluyla enfekte olurlar. Bu sivrisinekler, virüsü kanlarıyla beslenirken enfekte oldukları kuşlardan alarak insanlara ve diğer hayvanlara aktarırlar. Bulaşma riski en yüksek olduğu dönem ise haziran ile eylül ayları arasındadır.
Ayrıca, aşağıdaki yollarla da enfeksiyon bulaşabilir, ancak bu yollar oldukça düşük oranlarda görülmektedir:
- Gebelik, doğum veya emzirme sırasında anneden bebeğine geçiş
- Kan transfüzyonu
- Organ nakilleri
- Laboratuvar ortamında maruziyet
Batı Nil Virüsü Belirtileri
Kuluçka süresi genellikle 2-14 gün arasında değişir ve çoğu durumda 2-6 gün olarak görülmektedir. Ancak bazı tıbbi durumları olan bireylerde bu süre uzayabilir. Virüsle enfekte olan kişilerin büyük bir kısmında (%70-80) hiçbir belirti gözlemlenmez.
Bazı kişilerde ise ateşli bir hastalık tablosu gelişebilir. Virüsü almış her 5 kişiden 1’inde ateş, ishal, kusma, eklem ağrıları, baş ağrısı, vücut ağrıları veya döküntü gibi ek belirtiler ortaya çıkabilir. Çoğu hasta bu tip Batı Nil Ateşi hastalığından tamamen kurtulsa da, yorgunluk ve halsizlik haftalarca veya aylarca sürebilir.
Daha az sayıda kişide ise şiddetli belirtiler gelişebilir. Virüs bulaşmış bireylerin %1’inden azında ensefalit (beyin iltihabı) veya menenjit (beyin ve omurilik zarı iltihabı) gibi ciddi nörolojik hastalıklar görülebilir. Bu durumun belirtileri arasında baş ağrısı, yüksek ateş, ense sertliği, oryantasyon bozukluğu, koma, titreme, nöbetler ve felç yer alır. Bu ağır hastalıktan kurtulmak birkaç hafta veya aylar sürebilir ve bazı nörolojik hasarlar kalıcı hale gelebilir. BNV nedeniyle nörolojik tablo gelişen hastaların %10'u yaşamını yitirmektedir.
Özellikle kanser, diyabet, hipertansiyon ve böbrek hastalıkları gibi sağlık sorunları olan bireyler, ciddi hastalık riski açısından daha büyük tehlike altındadır.
Batı Nil Virüsünden Nasıl Korunulur?
Bu hastalığı önlemenin en etkili yolu, sivrisinek ısırıklarından korunmaktır. Dışarı çıkarken böcek kovucular kullanmak önemlidir. DEET, picaridin, IR3535 ve bazı limon okaliptüs ağacı yağı içeren ürünler, uzun süreli koruma sağlar.
Sivrisineklerin en aktif olduğu akşam saatlerinde uzun kollu giysiler ve pantolon giymek önerilmektedir. Ayrıca, kapı ve pencerelere sineklik takmak veya mevcut olanları onarmak da faydalıdır. Klimalar, iç mekanlarda sivrisineklerden korunmak için etkili bir çözüm sunar.
Kaldığınız yerin çevresindeki sivrisinek popülasyonunu azaltmak için çiçekliklerde, oluklarda, kovalar içinde ve evcil hayvanların su kaplarında birikmiş suları boşaltmalısınız.