İspanya’nın Katalonya özerk bölgesindeki ayrılıkçı siyasi hareketlerin ardından başlatılan yargı süreci nedeniyle ülkeden ayrılmak zorunda kalan eski Katalonya Özerk Hükümet Başkanı Carles Puigdemont, 7 yıl aradan sonra ülkesine geri döndü. Ekim 2017’de Belçika’ya kaçan Puigdemont, Barselona’ya dönüşünde, ellerinde Katalan bayrakları bulunan binlerce destekçisine hitap etti.
İspanyol yetkilileri, ayrılıkçı Katalan siyasetçilerine yönelik “baskı uygulamakla” suçlayan Puigdemont, bu süreçte yaşananları şu şekilde ifade etti: “Son 7 yıldır Katalan halkının sesini duyurmak için mücadele ettiğimiz için zulüm görüyoruz.”
Puigdemont, hakkında “kamu parasını kötüye kullanma” suçundan devam eden bir arama ve tutuklama kararı olmasına rağmen, büyük bir cesaretle ülkesine geri dönmüş oldu. Katalonya’da 1 Ekim 2017’de gerçekleştirilen bağımsızlık referandumu ve 27 Ekim 2017’de Katalonya parlamentosu tarafından kabul edilen tek taraflı bağımsızlık deklarasyonunun ardından, ayrılıkçı Katalan siyasetçilere karşı başlatılan yasal süreç sonucunda 7 Katalan siyasetçi yurtdışına kaçarken, 9’u ise İspanya’da kalmayı ve mahkemede yargılanmayı tercih etmişti.
Yurt dışında farklı ülkelere giden 7 Katalan siyasetçiden şimdiye kadar 5’i İspanya’ya geri dönerken, Carles Puigdemont’un döneminde Katalonya hükümetinde görev alan Toni Comin ve Lluis Puig, haklarındaki “arama ve tutuklama emri” nedeniyle yurt dışında yaşamaya devam etmektedir. İspanya Yüksek Mahkemesi, 30 Mayıs’ta Meclis’te kabul edilerek yürürlüğe giren genel af yasasının, ayrılıkçı Katalan siyasi liderlerin yararlanmasına olanak tanımadığını belirtmiştir. Bu karar, “kamu parasını kötüye kullanma” suçunu dışarıda bırakan 1 Temmuz’da alınan kararla birlikte etkili olmuştur.
Bu bağlamda, Ekim 2017’de Belçika’ya kaçan Puigdemont, hakkında devam eden ulusal arama ve yakalama emri nedeniyle Katalonya’da 12 Mayıs’ta yapılan yerel parlamento seçimlerinde lideri olduğu Katalonya İçin Birlik (Junts) partisinden milletvekili seçilmiş olmasına rağmen, İspanya’ya giremiyordu.