Adana Kuyumcular Odası Başkanı Oğuz Başman, gurbetçilerin son yıllarda pandemi ve deprem gibi olumsuz sebeplerle memleketleri yerine tatil bölgelerini tercih ettiğini belirtti. Bu durumun, bölgede altın satışlarına da olumsuz yansıdığını vurgulayan Başman, “Gurbetçi kardeşlerimizi bu yıl altın alışverişinde göremedik; genellikle turistik bölgelere yöneldiler” dedi.
Başkan Oğuz Başman, pandemi ve Kahramanmaraş merkezli büyük depremlerin etkisiyle, Avrupa’nın dört bir yanından gelen gurbetçilerin tatil yerlerini tercih etmesinin yanı sıra Çukurovalı çiftçilerin gelirlerinin düşüklüğünün de altına yapılan yatırımları azalttığını ifade etti. Adana’da 4 kuşaktır kuyumculuk yapan altın imalatçısı ve toptancısı Bülent Dalyan ise, bu sezon altın alışverişinde gurbetçilerin yok denecek kadar az olduğunu dile getirdi.
Başkan Oğuz Başman, vatandaşların artık çeyrek, yarım, tam gibi basılı liraların yanı sıra Adana burması gibi tasarruf ürünlerine yöneldiğini belirtti. “Bu ürünler daha az işçilikli ve satıldığında en az değer kaybeden alternatiflerdir. Yaz mevsimi, kuyumcu esnafının en yoğun olduğu dönemdir. Ancak son birkaç yıldır gerek pandemi gerek depremler nedeniyle piyasa pek verimli geçmedi. Yurt dışından gelen gurbetçiler de genelde tatil bölgelerini tercih ettiler. Altın alışverişlerinde kendilerini pek göremedik. Özellikle tarıma dayalı gelire sahip çiftçilerimiz de yeterince gelir sağlayamadı. Bu nedenlerden dolayı satışlarımız azaldı; beklentilerimizi karşılayacak bir altın alışverişi maalesef gerçekleşmedi” diye konuştu.
Bülent Dalyan, düğün sezonu olmasına rağmen takı satışında bir hareketlilik olmadığını ifade etti. “Normalde düğün zamanları, yani mayıstan sonraki aylarda, altın satışlarımızda hareketli dönemler yaşardık. Bu aylarda gurbetçiler gelirdi, düğün ve sünnet organizasyonları olur, çiftçilerimiz hasat sonrası altın alarak yatırım yapardı. Ancak bu sene hem çiftçimizin keyfi yok hem de gurbetçilerimiz yok denecek kadar az. Belki tatile gidiyorlardır ama biz burada göremedik. Dolayısıyla kışın yaptığımız işin haricinde bu ayların ayrıca bir faydasını bu sene göremedik. Takı işinde iki seneye göre yarıya yakın bir satış eksikliği var. Hem Avrupa’da ekonominin iyi gitmediği hem de burada çiftçilerimizin tarım işlerinin kötü gittiği herkesin dilinde. Biz de her esnaf gibi bunun sonuçlarını yaşıyoruz” şeklinde konuştu.
Bülent Dalyan, Çukurova’da 20 yıl önce en az yarım kilo altın alınan düğün takılarının yerini şimdi bir çift alyansa bıraktığını belirtti. “Eskiden düğün takısı konusunda bir nevi yarış vardı. 20 yıl önce yarım kilo altın alınması, geline ve ailesine karşı bunu az bulmak anlamına geliyordu. Daha fazlasını alanlar da vardı; 10 tane 50 gramlık bilezik ya da 3 çift 50 gramlık bilezik alınırdı. Bu, 250-500 gram arası bir altın demekti. Bu gelenek, aynı zamanda yeni evlenen çifte bir yardım olarak görülürdü. Onlar da bu altınla borçlarını öder, araba veya eve yatırım yaparlardı. Ancak o dönemler artık sona erdi. Şimdi bir çift alyansla düğün sürecini geçirmeye çalışıyorlar. Alyansın yanına belki bir küpe veya bileklik gibi çok küçük takılar ekleniyor. O, 2 metrelik zincirler, 10 çift burmalar hayal oldu. Doğu’da hala devam ettirilen adetler mevcut ancak bizim bölgemizde bu gelenekler azaldı. Artık herkes yatırım amaçlı altına yöneliyor. Yatırım dışında sattığımız düğün takıları, geçen seneye oranla yüzde 30 azalırken, 5 yıllık bir periyotta yüzde 50’lik bir kaybımız var. Artık ailelerin altın gramını beğenmeyip tartıştığına bile şahit olmuyoruz” dedi.