AÇIK
Doç. Dr. Ahmet Onur Keskin, Alzheimer hastalığının artan yaş ve genetik yatkınlıkla doğrudan bağlantılı olduğunu vurguladı. Bu rahatsızlığın ilk belirtilerinin genellikle unutkanlıkla kendini gösterdiğine dikkat çeken Keskin, “Alzheimer, hastanın yakın geçmişteki olayları unuturken çocukluk anılarını çok net hatırlamasıyla karakterizedir. Yakın bellek kaybı, eşyaların yerini karıştırma, ocakta yemek yakma ve konuşurken kelimeleri bulmada zorluk çekme gibi belirtiler baş gösterir” şeklinde konuştu.
Keskin, Alzheimer hastalığının toplumda görülme sıklığının giderek arttığını, Türkiye’de şu an yaklaşık 700 bin kişinin bu hastalıktan muzdarip olduğunu belirtti. Ayrıca, 2030 yılı sonrasında hasta sayısının 1 milyonu geçeceğinin öngörüldüğünü ifade etti.
“Sağlıklı yaşlanarak” belirli ölçülerde Alzheimer’dan korunmak mümkün olduğunu söyleyen Keskin, “Alzheimer’ın ortaya çıkışı, bireyin yaşam tarzına bağlıdır. Bu hastalıktan korunmak için genç yaşlarda önlemler almak ve beynimizi korumak son derece önemlidir. Özellikle 20’li ve 30’lu yaşlardan itibaren sağlıklı yaşam alışkanlıklarını benimsemek kritik bir rol oynamaktadır” dedi.
Keskin, Alzheimer’ın yalnızca bireyi değil, aileyi ve çevreyi de derinden etkileyen ciddi bir hastalık olduğunu belirterek, bu konuda her zaman dikkatli olunması gerektiğinin altını çizdi. Egzersiz yapmanın önemine de değinen Keskin, “Haftada 3-4 gün, en az 45-50 dakika tempolu yürüyüş veya aerobik egzersiz yapmak, Alzheimer’dan korunmak için oldukça faydalıdır” şeklinde ifade etti.
Keskin, sağlıklı yaşam alışkanlıklarının Alzheimer’a karşı koruyucu etkisinin olduğunu söyleyerek, şu önerilerde bulundu:
Keskin, sosyal aktivitenin Alzheimer’ın gelişimini geciktirdiğini vurgulayarak, “Kovid-19 salgınında Alzheimer hastalarının durumu belirgin şekilde kötüleşti. Sosyal ilişkiler son derece önemlidir. Yaşlı bireylerin evde oturmak yerine cami veya kahve gibi sosyal ortamlarda bulunmaları, iletişim kurmaları ve sosyal etkileşimde bulunmaları büyük fayda sağlamaktadır. Yaşlılarımızı yalnız bırakmamalı, onların sosyal hayatlarını desteklemeliyiz” dedi.
Alzheimer hastalarına kitap okumaları, bulmaca çözmeleri önerilmektedir. Keskin, zihinsel aktivitelerin; strateji gerektiren etkinliklerin, kitap okumanın, bulmaca çözmenin, satranç, sudoku ve kelime oyunlarının Alzheimer’a karşı koruyucu bir rol oynadığını belirtti. Keskin, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Alzheimer’ın birçok tedavi yöntemi bulunmaktadır. Unutkanlığı azaltmaya yönelik ilaçlar ve bu hastalarda sıklıkla görülen psikiyatrik, psikolojik sorunlar ile uyku bozukluklarının tedavisinde kullanılan ilaçlar ve davranış terapileri mevcuttur. Örneğin, Alzheimer için beyinde biriken amiloid proteinini temizleyen yeni ilaçlar geliştirilmiştir. Yapılan araştırmalara göre, Alzheimer hastalarında egzersiz yapmak, ilaçlar kadar etkili sonuçlar vermektedir. Eğer bir Alzheimer hastası, erken evre egzersiz yapıyorsa, ilaç kullanmış kadar fayda görebilecektir. Bu nedenle egzersiz yapmanın önemi yadsınamaz.”