DOLAR 35,2086 0.02%
EURO 36,7961 0.02%
ALTIN 2.968,290,01
BITCOIN 3384513-0,61%
İstanbul

AÇIK

  • Footer 3
  • Footer 3
  • Footer 3
  • Footer 3
  • Footer 3
  • Footer 3
  • Footer 3
Aşırı Sıcak Havaların Akciğer Sağlığı Üzerindeki Etkileri ve Önlemler

Aşırı Sıcak Havaların Akciğer Sağlığı Üzerindeki Etkileri ve Önlemler

ABONE OL
29 Temmuz 2024 12:12
Aşırı Sıcak Havaların Akciğer Sağlığı Üzerindeki Etkileri ve Önlemler
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Aşırı Sıcak Havaların Akciğer Sağlığı Üzerindeki Etkileri

Türk Toraks Derneği (TTD) Merkez Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Nurdan Köktürk, bu hafta etkisini gösterecek olan “eyyam-ı bahur” olarak bilinen aşırı sıcak havaların akciğer sağlığı üzerindeki olumsuz etkileri hakkında AA muhabirine önemli açıklamalarda bulundu. Küresel ısınmanın etkisiyle dünya genelinde hava sıcaklıklarının sürekli arttığını hatırlatan Köktürk, Türkiye’nin birçok bölgesinin rekor düzeyde sıcaklıklarla karşı karşıya kaldığını belirtti.

Köktürk, mevsim normallerinin üzerinde seyreden bu aşırı sıcak havaların milyonlarca insanın sağlığını tehdit ettiğini vurgulayarak, “Sıcak havalar, astım gibi kronik akciğer hastalığı olan bireyleri daha fazla etkileyebilir. Copernicus İklim Değişikliği Servisi’nin raporuna göre, Mayıs 2024, küresel ölçekte kaydedilen en sıcak Mayıs ayı olarak tarihe geçti ve sıcaklıkların mevsim normallerinin üzerinde devam etmesi bekleniyor.” dedi.

Sıcak havanın, genellikle ozon oluşumunu artırarak hava kalitesinin düşmesine neden olduğunu aktaran Köktürk, “Araçlardan, fabrikalardan ve diğer kaynaklardan yayılan kirleticiler, güneş ışığı ile birleşerek ozon gazını oluşturur. Bu artış, öksürük, hırıltı ve nefes darlığı gibi şikayetleri tetikleyebileceğinden özellikle astım hastaları için son derece zararlıdır.” şeklinde uyarıda bulundu.

Ayrıca, aşırı sıcak havanın polen ve alerjen düzeylerini de artırabileceğine dikkat çeken Köktürk, “Yüksek sıcaklıklar, polen mevsiminin uzamasına yol açabilir ve havadaki alerjen miktarını artırabilir. Polen alerjisi olan astım hastaları, yüksek polen seviyelerine maruz kalmanın astım ataklarını tetikleyebileceğini unutmamalıdır. Sıcak ve nemli ortamlarda, havadaki küf yoğunluğu da artacağından küf alerjisi olan astım hastaları da bu durumdan olumsuz etkilenebilir.” dedi.

Aşırı Sıcaklığın Stres ve Solunum Üzerindeki Etkileri

Prof. Dr. Köktürk, aşırı sıcaklığın solunum sistemi üzerindeki etkilerinin yanı sıra, stres kaynağı olabileceğine de değinerek, “Astım hastaları, vücutlarını soğutmak için daha fazla çaba sarf ettiklerinden nefes almakta zorluk çekebilirler. Sıcak havalarda yaygın bir sorun olan susuzluk, solunum yollarındaki balgamı yoğunlaştırarak nefes almayı zorlaştırabilir ve enfeksiyon riskini artırabilir.” ifadelerini kullandı.

Aşırı sıcaklığın neden olduğu rahatsızlık ve stresin astımı dolaylı olarak etkileyebileceğini belirten Köktürk, “Yüksek sıcaklıklar, açık hava aktivitelerini kısıtlayabilir, egzersiz kapasitesini azaltabilir ve sosyal izolasyona yol açabilir. Tüm bu faktörler, genel sağlığı ve refahı olumsuz yönde etkileyebilir. Aşırı sıcakla baş etmenin getirdiği zihinsel stres, kronik solunum yolu hastalığı olan bireyleri daha fazla zorlayabilir.” dedi.

Öneriler ve Önlemler

TTD Astım ve Allerji Çalışma Grubu Yürütme Kurulu Üyesi Uzman Dr. Özge Öztürk Aktaş, sıcak havalarda sağlığı korumak için alınması gereken önlemleri paylaştı. Aktaş, “Sıcak hava dalgasının ne zaman geleceğini ve ne kadar süreceğini bilmek, tedbir almak açısından büyük önem taşıyor. Yüksek polen ve kirlilik seviyelerinin birleşerek şikayetlerinizi artırabileceğini unutmamalısınız; bu durumda ne yapılacağına dair bir plan hazırlamak faydalı olacaktır.” şeklinde uyardı.

Sıcak hava dalgası beklendiğinde, günün en sıcak saatlerinde (genellikle 11.00-15.00 saatleri arasında) dışarı çıkmamaya özen gösterilmesi gerektiğini vurgulayan Aktaş, “Dışarı çıkmanız gerekiyorsa, sabah erken saatlerde ya da akşam serin saatlerde planlama yapmalısınız.” şeklinde önerilerde bulundu.

  • Dışarıda yürüyüş yaparken gölgede kalmaya dikkat edin ve ana yollardan, kalabalık caddelerden kaçının.
  • Gün içinde dışarıda uzun süre kalmaktan kaçının; bol ve serin tutacak giysiler giyin, şapka takın.
  • Temel ihtiyaçlar için bir çanta hazırlayın; çantada ihtiyaç olabilecek ilaçlar, bol su ve el vantilatörü bulundurun.
  • Akciğer rahatsızlığı olanlar, sıcak ortamlarda spor yapmamalı; serin ve iyi havalandırılmış kapalı alanlarda egzersiz yapmalıdır.
  • Ev işlerini ve bahçe işlerini sabah erken saatlerde veya akşam serin saatlerde gerçekleştirin.
  • Susuz kalmamaya özen gösterin; çay, kahve ya da kola gibi kafeinli ve şekerli içeceklerden kaçının, bol su tüketin.
  • Perdeleri kapatmak evin serin kalmasına yardımcı olur; geceleri dışarısı serin olduğunda pencereleri açabilirsiniz.
  • Aşırı ısındığınızda serin bir duş alın veya cildinizi serin, ıslak bir bezle soğutun.

Aktaş, sağlıklı beslenmenin de önemine vurgu yaparak, “Aç olmasanız bile normal şekilde yemek yemelisiniz. Terleme ile kaybedilen tuzun geri alınabilmesi için dengeli bir beslenme düzenine uyulmalıdır. Salata ve meyve gibi su içeriği yüksek gıdalar özellikle tercih edilmelidir.” dedi.

Sıcak havanın astım semptomlarını tetikleyebileceği için her zaman tedbirli olunması gerektiğinin altını çizen Aktaş, ilaçların saklama koşullarına da dikkat edilmesi gerektiğini belirtti. “İlaçlar, evde 25 derecenin altında veya buzdolabında, ambalaj üzerindeki talimatlara uygun olarak saklanmalıdır. Gerektiğinde kurtarıcı olarak kullanılan astım ilacını her zaman yanınızda bulundurmalısınız.” şeklinde uyarıda bulundu.

En az 10 karakter gerekli