KAPALI
Sözcü TV Dış Haberler Müdürü Burak Tatari, Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin normalleşme sürecini değerlendirdi. Tatari, “Şu anda Türkiye-Ermenistan ilişkilerini normalleştirme sürecinde hangi noktadayız, tam olarak neredeyiz?” sorusuna yanıt verdi. Ayrıca, bir gün siyaseti bırakıp emekli olduğunda, Ermenistan-Türkiye ilişkileri ve Güney Kafkasya hakkında nasıl bir miras bırakmak istediğini de paylaştı. Bölge için hayalleri neler?
İkinci soruya net bir cevap vermenin zor olduğunu belirten Tatari, “Henüz hangi sonuçları kaydettiğimizi ve hangi sonuçları özetleyebileceğimizi göremiyoruz. Ancak, dilekler açısından konuşacak olursak, kesinlikle Ermenistan ve Türkiye arasında diplomatik ilişkilerin kurulmasını, sınırın demiryolu ve kara yolu ulaşımı için açık olmasını, ticari bağlantıların doğrudan gerçekleşmesini arzu ederdim” dedi.
Tatari, Türkiye ve Ermenistan arasında şu anda çok doğrudan bir diyalogun mevcut olduğunu vurgulayarak, “Eğer ilişkilerimizin önceki dönemini göz önünde bulundurursak, bu çok önemli bir değişim. Ermenistan ve Türkiye’nin diplomatik temsilcileri sürekli doğrudan temas halindeler. Daha önce birbirimizin bakış açılarını netleştirme fırsatından bile yoksunduk. Genellikle üçüncü ülkeler aracılığıyla bilgi alıyorduk. Şimdi ise temsilcilerimiz doğrudan iletişim kurabiliyorlar. Bu son derece önemli bir gelişme ve sonuçları olacaktır” şeklinde konuştu.
“Normalleşme Süreci: An Meselesi”
Peki, iki ülke arasında normalleşmeye ne kadar yakınız? Tatari, “Bu küçük adımları tutarlı, sakin, argümanlara dayalı ve karşılıklı saygı ortamında ilerleterek devam edersek, soru artık ‘normalleşme olacak mı, olmayacak mı?’ olmayacaktır. Soru şu hale gelecektir: ‘Normalleşme ne zaman olacak?’ Bu artık sadece bir zaman meselesi ve elbette farklı koşullardan etkilenecektir. Normalleşme üç ay, altı ay ya da bir yıl daha gecikebilir. Ancak benim algım, bunun yalnızca bir zaman meselesi olduğu yönünde. Bu süreçte sabırla ilerlemeliyiz. Öncelikle, zarar vermemek ilkesini benimsemeliyiz. Eğer bu sürece karşılıklı olarak belirgin zararlar vermezsek, Ermenistan-Türkiye ilişkilerinin normalleşmesi artık sadece zamanla ilgili bir mesele” dedi.
“Suriye’de Ortak Adımlar”
Türkiye ve Ermenistan, üçüncü ülkelerde iş birliği yapabilir mi? Tatari, “Uluslararası arenada çok somut iş birliği örneklerimiz var. Örneğin, AGİT Genel Sekreteri’nin seçimi sürecinde çok net bir iş birliği yaşadık. Ayrıca, Suriye konusunda da nasıl iş birliği yapabileceğimizle ilgileniyoruz, çünkü oradan endişe verici haberler gelmeye başladı. Bu konuda Ermenistan ve Türkiye arasında mevcut bir diyalog var. Özellikle Türkiye ile Suriye bağlamında somut görüşmeler gerçekleştirdik. Eğer herhangi bir engel çıkmazsa, bu yönde somut iş birliği adımları atacağız” şeklinde ifade etti.
“Azerbaycan’a Demiryolu Bağlantısı”
Bölgede yeni ulaşım yolları açılacak mı? Tatari, Azerbaycan’a demiryolu bağlantısı sağlamaya hazır olduklarını belirterek, “Ermenistan için de benzer bir bağlantının sağlanmasını bekliyoruz. Bu, Azerbaycan’ın Ermenistan toprakları üzerinden Türkiye’ye ve tam tersi yönde demiryolu bağlantısının kurulması anlamına geliyor. Ayrıca, Azerbaycan’dan Türkiye’ye ve Türkiye’den Azerbaycan’a kara yolu ulaşımının sağlanması da önemlidir. Bu durum, Ermenistan’ın da Azerbaycan toprakları üzerinden demiryolu ve kara yolu ile İran İslam Cumhuriyeti’ne ve Rusya’ya bağlanabileceği anlamına geliyor” dedi.
Ermenistan-Azerbaycan İlişkileri
Sizce Ermenistan-Azerbaycan ilişkilerini neler bekliyor? Tatari, “Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki barışın ufukta görünmediği söylemine katılmıyorum. Barışı görünmez kılmak için sürekli bir sis perdesi oluşturulmaya çalışılıyor. Oysa gerçekte, Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki barışın çok önemli temelleri atılmış durumda. 1991 Alma-Ata Deklarasyonu temelinde, iki ülke birbirlerinin toprak bütünlüğünü ve egemenliğini tanıdıkları konusunda anlaşmış durumdalar. Barış anlaşması taslağının üzerinde mutabık kalınan maddelerde bu gerçek yeniden teyit edilmiştir. Her iki taraf da birbirine karşı toprak iddialarının olmadığına dair taahhüt vermiştir. Bu durum, barışın ufukta görünür hale geldiğini göstermektedir” diye konuştu.