DOLAR 35,3910 -0.07%
EURO 36,8386 -0.17%
ALTIN 2.958,100,00
BITCOIN 34539803,77%
İstanbul
12°

KAPALI

  • Footer 3
  • Footer 3
  • Footer 3
  • Footer 3
  • Footer 3
  • Footer 3
  • Footer 3
Felç Hakkında Bilinmesi Gerekenler ve Acil Müdahale Yöntemleri

Felç Hakkında Bilinmesi Gerekenler ve Acil Müdahale Yöntemleri

ABONE OL
10 Aralık 2024 02:36
Felç Hakkında Bilinmesi Gerekenler ve Acil Müdahale Yöntemleri
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Felç Hakkında Bilinmesi Gerekenler

Felç Hakkında Bilinmesi Gerekenler

Ülkemizde her 40 saniyede bir kişi felç (inme) geçirirken, her 3 dakikada bir kişi bu nedenle hayatını kaybetmektedir. Son yıllarda tıp alanındaki hızlı ilerlemeler, felç tedavisinin mümkün hale gelmesini sağlamıştır. Ancak bu tedavinin başarılı olabilmesi için hastaların en kısa sürede hastaneye başvurmaları gerekmektedir. Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Miktat Kaya, felç konusunda bilinmesi gereken kritik noktaları şu şekilde sıralamaktadır:

Doç. Dr. Miktat Kaya Yardım Etmek İsterken Zarar Vermeyin…

Felç, tedavi edilme sürecinde zamanın kritik bir rol oynadığı acil bir durumdur. İlk 4 saat içinde müdahale edilmesi büyük bir önem taşır. Zaman geçtikçe geri dönüşü olmayan beyin hasarı riski artar. Felç geçiren kişiyi kendine getirmeye çalışmak veya kendine gelmesini beklemek, yapılacak en büyük hatalardan biridir. Su içirmeye çalışmak veya kolonya ile ferahlatmaya uğraşmak yalnızca zaman kaybettirir. Felç geçiren bireyin yutma fonksiyonunun bozulmuş olabileceği unutulmamalıdır, bu nedenle hiçbir şey yedirilmemeli ve su içirilmemelidir. Aksi takdirde bu durum, akciğerlere kaçma riski taşıyarak hastalığın seyrini olumsuz etkileyebilir. Ayrıca, hastaya tansiyon ilacı vermek de tehlikelidir; çünkü bu durum tansiyonu düşürerek beyne giden kan akışını azaltır. Felç, beyin kanaması ya da damar tıkanıklığı gibi sebeplerden kaynaklanabilir. Kanı inceltici ilaçlar vermek de kanamayı artırma riskini taşır, bu yüzden bu tür ilaçların verilmemesi gerekmektedir.

Kimler Risk Altında?

Sigara ve alkol kullanımı, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, diyabet, aşırı kilo ve hareketsiz yaşam gibi bir veya birden fazla risk faktörüne sahip olan 60 yaş üzerindeki bireylerin felç riski konusunda dikkatli olmaları önemlidir. Bu risk faktörlerinin varlığı, bireylerin sağlık durumlarını daha iyi değerlendirmelerine yardımcı olacaktır. Ayrıca, kalpteki ritim bozuklukları, geçmişte yaşanan kalp krizi veya kalp yetmezliği gibi durumlar, felç geçirme riskini artıran etkenlerdir. Aile geçmişinde bu risk faktörlerinden herhangi birinin bulunması da dikkat edilmesi gereken bir husustur.

5 Önemli Belirtisi

Bir kişide aşağıdaki belirtileri fark ederseniz (bu belirtiler aniden ortaya çıkıyorsa), zaman kaybetmeden ambulans çağırmalısınız:

  • Denge Kaybı: Ani bir denge kaybı veya yürüme güçlüğü gibi durumlar felç belirtisi olabilir. Kişi düz bir zeminde ayakta durmakta zorlanabilir veya yürüyemeyebilir.
  • Gülmede Zorluk: Yüzün bir tarafı kaymış veya uyuşmuşsa, kişiden gülümsemesini isteyin. Eğer gülümsemekte zorlanıyorsa bu, felç belirtisi olabilir.
  • Kollarda Güçsüzlük: Kişiden her iki kolunu da kaldırmasını isteyin. Eğer kolları aşağıya kayıyorsa, bu felç habercisi olarak değerlendirilmelidir.
  • Konuşma Bozukluğu: Kişiden basit bir cümle kurmasını isteyin. Eğer konuşması anlamsızsa veya cümle kurmada zorluk yaşıyorsa, bu durum felçten kaynaklanıyor olabilir.
  • Görme Sorunu: Kişiden her iki gözüyle bir nesneyi takip etmesini isteyin. Ani başlayan bir görme sorunu varsa, bu inme belirtisi olarak kabul edilebilir.

Dikkat! Bu tür durumlarda hemen 112 aranarak acil yardım istenmeli. Ambulans gelene kadar, kişi sağ yanına yatırılmalı, başının altına bir yastık konulmalı ve nefes almasına engel olmayacak şekilde ağız ve burun açık tutulmalıdır. İlk yardım çantanızda bulunan airway (solunum yolunun tıkanmasını engelleyen tıbbi bir cihaz) varsa, ağız içine konulmalıdır.

Tedavisi Mümkün

Tedavisi Mümkün

Felç tedavisinin mümkün olduğu gerçeği, pek çok kişi tarafından bilinmemekte ve bu durum hastaların hastaneye ulaşımında gecikmelere yol açmaktadır. Toplumda ‘felç tedavi edilemez’ gibi yanlış bir inanç mevcuttur. Ancak günümüzde, felç geçiren bir hastanın, eğer ilk saatler içinde hastaneye ulaştırılırsa ve hızlı bir şekilde müdahale edilirse tedavi şansı büyük ölçüde artmaktadır. İlk 4 saat içinde başvuran hastalarda, damar açıcı tedaviler ve ilk 8 saat içinde anjiyografi yöntemiyle tıkanıklığa neden olan pıhtının temizlenmesiyle hastanın hayatı kurtarılabilmektedir. Bu tedavi yönteminin deneyimli inme merkezlerinde gerçekleştirilmesi son derece önemlidir. Bu nedenle, 112 acil ambulansların hastaları erken dönemde bu merkezlere ulaştırması gerekmektedir. Felç geçiren bireylere bu tedavi seçeneğini sunabilmek, toplumun inme konusunda bilinçlenmesi ve bu hastalığı acil ve tedavi edilebilir bir durum olarak algılaması ile mümkün olacaktır.

En az 10 karakter gerekli