Geleneksel kazı yöntemleri olmaksızın, araştırmacılar manyetometre adı verilen özel bir cihaz kullanarak antik Khorsabad kalıntılarına ulaşmayı başardılar. Almanya’daki Ludwig-Maximilians Üniversitesi’nden jeofizikçi Jörg Fassbinder‘ın liderliğindeki uluslararası ekip, bu antik başkentin su kapısı, olası saray bahçeleri ve tam 127 odalı dev bir villa da dahil olmak üzere beş büyük yapıyı tespit etti. Bu buluş, sekizinci yüzyılda yalnızca bir saray olarak bilinen Khorsabad’ın çok daha karmaşık bir yapıya sahip olduğunu kanıtladı.
Khorsabad, Neo-Asur İmparatoru Sargon II tarafından M.Ö. 713 yılında “Dur-Şarrukin” (Sargon’un Kalesi) adıyla inşa edilmeye başlandı. Ancak, Sargon’un M.Ö. 705’teki ani ölümü nedeniyle bu başkent tamamlanamadan terk edildi. O dönemde, Sargon’un oğlu Sanherib tarafından başkent Ninova’ya taşındı. Bu olayın ardından Khorsabad, yaklaşık 2.000 yıl boyunca unutuldu. Antik kent, 19. yüzyılda Fransız ve Amerikalı arkeologlar tarafından yeniden keşfedildi. Bu kazılar sırasında, ünlü “Lamassu” (insan başlı, kanatlı boğa heykelleri) gibi eşsiz eserler ortaya çıkarıldı ve bu eserler günümüzde Louvre Müzesi’nde sergilenmektedir.
Ancak o dönemdeki kazılar, saray kompleksi dışındaki alanlara ulaşamamıştı. 2015 yılında, Khorsabad, IŞİD tarafından yağmalandı. Bölgenin kontrolü geri alındığında, arkeologlar çalışmalarına 2017 yılında yeniden başlayabildi. 2022’de gerçekleştirilen manyetik tarama çalışmaları, 0.3 kilometrekarelik bir alanı kapsadı ve antik kentin yalnızca %10’unu ortaya çıkardı. Tarama sırasında ekip, cihazlarını dikkat çekmemek için dikkatlice elle taşıdı. Elde edilen bulgular, Khorsabad’ın sıradan vatandaşlar için konutlar ve geniş kentsel yapılar içerdiğini göstermekteydi.
Bu keşif, Neo-Asur şehirlerinin yalnızca kraliyet yapıları ve saraylarla sınırlı olmadığını, daha geniş bir toplumsal yapıyı barındırdığını gözler önüne serdi. İtalyan arkeolog Daniele Morandi Bonacossi, çalışmayı değerlendirerek, “Asur başkentlerine dair elimizdeki veriler genellikle yalnızca kral ve anıtsal yapılarla sınırlı. Bu araştırma, sıradan halkın yaşamını anlamamıza yardımcı olmayı amaçlıyor,” dedi. Ekip lideri Fassbinder ise, “Her gün yeni bir şey keşfettik. Bu tarama çalışmaları, kazı yapmadan antik kentlerin detaylı bir haritasını oluşturmak için çok önemli bir yöntem,” ifadelerini kullandı.
Yeni araştırmanın sonuçları, Khorsabad’ın sanıldığından çok daha gelişmiş bir başkent olduğunu ortaya koydu. Ancak, bu yapıların kazılarla tamamen gün yüzüne çıkarılana kadar bölgenin sırlarının tam olarak anlaşılması zaman alabilir.