AÇIK
Allianz Trade’in raporunda, dünya genelinde gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYH) yarısından fazlasını oluşturan birçok ülkede, 2024 yılında iflas oranlarının çift haneli rakamlarda artacağı vurgulanıyor. İlk olarak Şubat ayında yayımlanan raporda, küresel iflasların 2024 yılı için %9 artacağı öngörülmüştü. Ancak son gelişmelerle birlikte bu tahmin, %2 puan artarak %11’e yükseltilmiş durumda. 2025 yılında da %2’lik ek bir artışla zirve seviyelere ulaşması bekleniyor. İflasların, 2026 yılına kadar artmaya devam etmesi ve yüksek seviyelerde kalması öngörülüyor.
Çift haneli iflas artışlarının, küresel GSYH’nin yarısından fazlasını oluşturan ülkeleri etkileyeceği belirtiliyor. Yıl başından bu yana küresel ticari iflaslar %9 oranında artmış durumda. Allianz Trade’in 2024 iflas endeksinin, küresel olarak 2016-2019 ortalamasının %13 üzerinde, ancak Küresel Finansal Kriz seviyesinin %11 altında kalması bekleniyor.
Raporda Türkiye’ye ilişkin iflas tahminlerine de yer verildi. Türkiye, firmaların yüksek finansman maliyetleri ve ekonomik duraklama ile karşı karşıya olduğu iki büyük pazardan biri olarak tanımlanıyor. Bu bağlamda, Türkiye’de iflas oranının %20 olması bekleniyor. Allianz Trade CEO’su Aylin Somersan Coqui, ticari iflaslardaki bu küresel inişli çıkışlı seyrin, kısmen durgun olan küresel talep, jeopolitik belirsizlikler ve dengesiz finansman koşullarından kaynaklandığını belirtti.
Somersan Coqui, “Pandemi ve enerji krizi sırasında şirketleri iflaslardan koruyan destek perdesinin kalkmasıyla ‘birikmiş’ iflasların ortaya çıkması bunun bir açıklaması. Bu nedenle, GSYH toplamı küresel toplamın yarısından fazlasını oluşturan birçok ülke, 2024 yılında çift haneli iflas artışlarından etkilenecek ve küresel GSYH’nin üçte ikisini oluşturan birçok ülkede iflas seviyesi pandemi öncesi seviyelerin üzerine çıkacak.”
Allianz Trade ekonomistlerinin raporunda, dünya çapındaki işletmelerin karşılaştığı riskler ve eğilimlere de yer verildi. Büyük iflas seviyesinin yeni bir rekor kırması, istihdam için büyük bir tehdit oluşturuyor. Rapora göre işsizlik riskiyle karşı karşıya kalan sektörler arasında inşaat, perakende ve hizmet sektörleri öne çıkıyor.
Para politikalarının kademeli olarak gevşetilmesinin bir miktar rahatlama sağlayabileceği, ancak zor durumdaki işletmeler için bu durumun sihirli bir değnek olmadığı vurgulanıyor. Düşük faiz oranlarının borçlanma maliyetlerini azaltacağı, nakit akışını iyileştireceği ve karlılığı artıracağı ifade ediliyor. Allianz Trade iflas araştırmaları Baş Analisti Maxime Lemerle, şirketlerin yüksek faiz oranlarına uyum sağladıklarını belirterek, “Araştırmalarımız mevcut gevşeme döngüsünün kar marjlarını artırarak iflaslarda eksi 4 puanlık bir düşüşe yol açacağını gösteriyor.” dedi.