KAPALI
HIV konusunda dünya genelinde yeni vakalarda bir azalma gözlemlenirken, Türkiye’nin de içinde bulunduğu Doğu Avrupa, Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Güney Amerika bölgelerinde tam tersine bir artış meydana geldiği bildirilmektedir. KLİMİK HIV Çalışma Grubu’ndan Uzm. Dr. Okan Derin, özellikle 15-24 yaş arası gençler ve 40 yaş üzeri kadınlarda bu artışın daha belirgin olduğunu vurguladı. Yapılan araştırmalara göre sosyal medya aracılığıyla gerçekleşen para karşılığı ilişkilerin, sağlık taramalarından geçmeyen bireyler arasında HIV riski oluşturduğunu belirtti.
Geçtiğimiz ay İstanbul’da düzenlenen 1. Viral Enfeksiyonlar ve Bağışıklama Sempozyumu’na katılan Dr. Derin, HIV’in cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar arasında en yaygın olanlarından biri olduğunu ve Türkiye’de bu konuda hala yeterli koruma yöntemlerinin uygulanmadığını ifade etti. Küresel Hastalık Yükü çalışmasının verilerine dayanarak gerçekleştirdiği araştırmada, HIV’de yeni vakalardaki artışın endişe verici olduğunu kaydetti.
Genç Yaş Grubu ve 40 Yaş Üzeri Kadınlarda Artış
Dr. Okan Derin, “Dünya Sağlık Örgütü, 2010 yılından itibaren HIV insidansında, yani yeni vakaların sayısında dünya genelinde %39 civarında bir azalma olduğunu göstermiştir. Ancak Güney Amerika, Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Doğu Avrupa bölgelerinde bu azalma söz konusu olmamıştır. Türkiye’deki durumu değerlendirmek amacıyla Küresel Hastalık Yükü çalışmasının kamuya açık verilerini inceledim. Klinikte HIV takip eden hekimlerin gözlemlediği bir durum var; bu da enfekte olan kişilerin yaş ortalamasının düşmesi ve kadınlardaki artış. Çalışmamızda, 15-24 yaş arası gençlerdeki artışın daha fazla olduğunu gözlemledik. Özellikle kadınlardaki artış oranları da 2008 yılından bu yana önemli bir yükselme göstermektedir.” dedi.
Menopoz Sonrası Kadınlarda Korunma Bilinci Düşük
Dr. Derin, menopoz sonrası kadınlarda HIV’deki artışın dünya genelinde bilinen bir gerçek olduğunu belirterek, “Bunun birçok nedeni var. Genç yaş grubundaki üreme sağlığı ve cinsel yolla bulaşan hastalıklar konusundaki eğitim eksiklikleri, 50 yaş üstü kadınlarda ise cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlara karşı önlemlerin daha az kullanılması gibi faktörler öne çıkıyor.” şeklinde konuştu.
Üreme Sağlığı Eğitimleri Okullara Geri Gelmeli
Ülkemizde genç yaş grubundaki artışın en önemli sebeplerinden birinin, bu yaş grubundaki bireylerin üreme sağlığı konusundaki eğitim eksikliği olduğunu belirten Dr. Derin, “Türkiye’de 1974-2023 yılları arasında okullarda üreme sağlığı eğitimi verilmiş. Ancak 2003 yılından sonra bu eğitimlerin kesildiğine dair birçok yayın mevcut. Lise ve üniversitelerde bu tür eğitimlere acilen ihtiyaç var. Yapılan birçok çalışmada, üniversite öğrencilerinin cinsel yolla bulaşan hastalıklar konusundaki bilgi eksiklikleri önemle vurgulanmaktadır.” dedi.
Kayıt Dışı Olanlar, Kayıtlı Olanların 10 Katına Ulaştı
Dr. Derin, HIV ile yaşayan bireylerin tedaviye geç ulaşması durumunda bulaştırıcılıklarının devam ettiğini ve bu durumun diğer bireyler için risk oluşturduğunu belirtti. Para karşılığı cinsel ilişki yaşayan bireylerin, normalde yasal olarak kayıt altında olması gerektiğini vurgulayan Dr. Derin, “Kayıt dışı olanların oranı, kayıtlı olanların 10 katına kadar çıkmış durumda.” dedi.
Erken Teşhis Bulaşıcılığı Önlüyor
HIV’in eski dönemlerde kesin ölümle sonuçlanan bir hastalıkken, tedavi yöntemleri sayesinde artık yaşam süresinde kısalma meydana gelmediğini belirten Dr. Derin, risk grubunda olduğunu düşünen kişilerin testlere erişiminin büyük önem taşıdığını ifade etti. “HIV tamamen kontrol altına alınabiliyor ve enfekte bireyler artık hasta olarak kabul edilmiyor. Anonim test merkezlerinin artması bu açıdan kritik. Bu merkezlerde, kişilerin gerçek adlarıyla kayıt yaptırmadan kan testlerini yaptırabilmeleri, erken teşhisin konulmasını sağlıyor.” diyerek sözlerine devam etti.
Dr. Derin, tedavi altında olan bireylerde viral yükün sıfırlanması ile cinsel yolla bulaştırıcılığın ortadan kalktığını belirtti. “Anonim merkezler, Türkiye’de bazı belediyeler tarafından sağlanıyor. Bu hizmetlerin artırılması, HIV ile yaşayan bireylerin sağlık hizmetlerine erişimini kolaylaştıracak ve toplum sağlığını koruyacaktır.” şeklinde sonlandırdı.