DOLAR 35,2200 0.04%
EURO 36,8358 0.19%
ALTIN 2.977,120,31
BITCOIN 3377647-0,06%
İstanbul

AÇIK

  • Footer 3
  • Footer 3
  • Footer 3
  • Footer 3
  • Footer 3
  • Footer 3
  • Footer 3
Yaşlanma ve Bilişsel Gerileme: Yapay Zeka ile Yeni Bulgular

Yaşlanma ve Bilişsel Gerileme: Yapay Zeka ile Yeni Bulgular

ABONE OL
1 Aralık 2024 15:24
Yaşlanma ve Bilişsel Gerileme: Yapay Zeka ile Yeni Bulgular
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Yaşlanma ve Bilişsel Gerileme Üzerine Yeni Bulgular

Yaşlanma ve Bilişsel Gerileme Üzerine Yeni Bulgular

125 sağlıklı katılımcının yer aldığı kapsamlı bir çalışmada, 18 ile 90 yaş arasındaki bireylerden bir sahneyi detaylı bir şekilde tanımlamaları istendi. Araştırmacılar, bu konuşmaları yapay zeka (AI) teknolojisiyle analiz ederek, konuşma hızı, kelimeler arasındaki duraklamalar ve kelime çeşitliliği gibi önemli özellikleri inceledi. Bunun yanı sıra katılımcılara, konsantrasyon, düşünme hızı ve planlama yeteneklerini ölçen standart testler uygulandı. Elde edilen bulgular, günlük konuşma hızının, bilişsel gerileme ve yaşlanma ile ilişkili “yönetici” becerilerdeki düşüşle doğrudan bir bağlantı içerdiğini ortaya koydu.

‘KELİME BULMAZ ZORLUĞU İLE KARIŞTIRILMAMALI’

Araştırmada kullanılan yenilikçi yöntemlerden biri, “resim-kelime engelleme görevi” olarak adlandırılan bir teknikti. Bu görev, bir nesneyi isimlendirme sürecindeki iki ayrı adımı (doğru kelimeyi bulma ve seslendirme) birbirinden ayırmayı amaçlıyor. Katılımcılara, süpürge gibi gündelik nesnelerin resimleri gösterilirken, aynı anda bu nesnelerle bağlantılı veya benzer sesli kelimeler dinletildi. Çalışmanın sonuçları, yaşlı bireylerin doğal konuşma hızının, resim isimlendirme hızlarıyla ilişkili olduğunu ortaya koydu. Bu durum, yaşla birlikte meydana gelen genel bilişsel yavaşlamanın, spesifik bir hafıza sorunu yerine daha geniş çaplı bir etki olabileceğini düşündürmektedir.

Araştırmacılar, resim tabanlı bu yöntemlerin yanı sıra, doğal konuşma sırasında yaşanan “dilin ucunda ama çıkmıyor” (lethologica) fenomenini ölçmek için farklı yöntemlerin de kullanılabileceğini belirtmektedir. Örneğin, bir kategoriden (hayvanlar veya meyveler gibi) olabildiğince çok kelime türetmek veya belirli bir harfle başlayan kelimeler üretmek gibi görevler, dil kullanımı ve beyin sağlığı arasındaki ilişkiyi daha kapsamlı bir şekilde incelemek için ideal bir zemin sunmaktadır.

Bu tür testler, yaşlanmaya bağlı doğal değişimleri hesaba katarak, beklenenin ötesinde bir düşüşü tespit edebilir ve nörodejeneratif hastalıkların erken evrelerinde tanı koymaya yardımcı olabilir. Toronto Üniversitesi’nde gerçekleştirilen bu araştırma, konuşma hızındaki değişikliklerin bilişsel sağlığın önemli bir göstergesi olduğunu ortaya koyarak bu alanda yeni kapılar açmaktadır. Yapay zeka destekli dil analizi, yalnızca geçmişteki ünlü kişilerin yazılı ve sözlü dillerindeki değişimlerle yapılan çalışmalardan çok daha sistematik ve ileriye dönük bir yaklaşım sunmaktadır.

Örneğin, Ronald Reagan ve Iris Murdoch gibi ünlü isimlerin demans teşhislerinden önceki dil değişimleri incelenmişti; ancak bu çalışma, sağlıklı bireylerde erken dönemdeki değişimleri tespit etme potansiyelini göstermektedir. Araştırmayı yürüten bilim insanları, konuşma hızının Alzheimer gibi hastalıkların teşhisinde sessiz ama güçlü bir işaret olabileceğini vurgulamaktadır. Bu bulgular, doğal dil işleme teknolojileriyle birleştiğinde, konuşmadaki ince değişiklikleri otomatik olarak tespit ederek daha erken müdahale fırsatları sunma potansiyelini taşımaktadır.

En az 10 karakter gerekli