ORTA ŞİDDETLİ YAĞMUR
Araştırmacılar, Science dergisinde yayımlanan önemli bir çalışmada, gün boyunca yeni anıları kaydeden nöronların, uyku sırasında sıfırlanma sürecine girdiğini ortaya koydu. Bu araştırma, ABD’nin New York kentindeki Cornell Üniversitesi’nde nörobiyoloji ve davranış alanında yardımcı doçent olan Azahara Oliva’nın liderliğinde gerçekleştirildi. Oliva, bu mekanizmanın beynin ertesi gün yeni öğrenmeler için aynı kaynakları ve nöronları yeniden kullanmasına olanak tanıyabileceğini belirtiyor.
Çalışmanın odak noktası, insanların anı yaratma yeteneği için hayati öneme sahip olan hipokampus bölgesi etrafında dönüyor. Yeni bir şey öğrenmek veya farklı bir deneyim yaşamak, hipokampustaki nöronların aktif hale gelmesini sağlıyor ve bu süreç, bu olayların anı olarak depolanmasını mümkün kılıyor. Daha sonra, aynı nöronlar uyku esnasında benzer aktivite örüntülerini tekrarlayarak, gün boyunca edinilen anıları korteks adı verilen daha büyük bir beyin bölgesine aktarıyor.
Ancak, araştırmacılar, hipokampus nöronlarının dolmasını ve böylece yeni öğrenmeyi engellemesini önleyen mekanizmaların neler olduğunu merak ediyorlardı. Farelerin hipokampuslarına yerleştirilen elektrotlar aracılığıyla yapılan gözlemler, gün içinde kaydedilen anıları işleyen nöronların, en son anıların kortekse iletilmesinin ardından sıfırlandığını gösterdi. Araştırmacılar, hafızayı tutan hipokampusun CA1 ve CA3 adlı iki bölgesinin, CA2 adı verilen üçüncü bir bölgenin kontrolü altında uyku sırasında sıfırlandığını ifade ediyor.
Ayrıca, araştırmacılar, beynin iki farklı nöron türü tarafından düzenlenen paralel devrelere sahip olduğunu belirtiyor. Bu devrelerden biri hafızayı düzenlerken, diğeri ise hafızanın sıfırlanmasına olanak tanıyor.
Hafızayı Güçlendirmek İçin Yeni Yöntemler
Bu yeni anlayış, araştırmacıların hafıza güçlendirme mekanizmaları üzerinde çalışarak, hafızayı güçlendirmeye yönelik yeni araçlar geliştirmelerine yardımcı olabilir. Ayrıca, bu bulgular istenmeyen anıların neden olduğu travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) gibi sorunların tedavisine yönelik yeni yolların yanı sıra Alzheimer hastalığı gibi rahatsızlıkların iyileştirilmesine yönelik yeni stratejilerin temellerini atabilir.
Öte yandan, araştırmacılar, bu bulguların genel olarak uykunun tüm hayvanların beyin sağlığı için neden bu kadar kritik olduğunu anlamaya yardımcı olduğunu vurguluyor. Dr. Oliva, “Hafızanın dinamik bir süreç olduğunu gösteriyoruz” diyerek, bu konudaki çalışmalarının önemini bir kez daha ortaya koyuyor.